DEM Parti Sözcüsü Doğan: Önceliğimiz, barış ve demokratik toplum sürecine ivme kazandırmak
GENELDEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, "Çalışmalarımız hiçbir mazeret ve gerekçeye takılmadan sürüyor. Önceliğimiz, barış ve demokratik toplum sürecinin bir an önce pratik göstergelerle hayata geçirildiğine ilişkin ivmeyi sağlayabilmek" dedi.
DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Doğan, TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu'ndaki gerginliğe ilişkin, "Barış ve demokratik toplum sürecinin neden önemli olduğunu gösteren bir gelişme şu dakikalarda Meclis'te yaşanıyor, Sanayi Komisyonu'nda yaşanıyor. Ülke son yıllarda torba yasalarla yönetiliyor. Buna karşı en kararlı muhalefeti yürüten bir siyasi parti olarak söylememiz gerekir ki insanlar şu anda protesto ediyor. Bir torba yasa içinde gelen sözüm ona maden yasası teklifiyle birlikte topraklarının şirketlere ve rant odaklarına açılma ihtimaliyle; alın teri ve emekle kazandıkları her şeyi kaybetme ihtimaliyle karşı karşıya oldukları için protesto ediyorlar ve komisyona girmek istiyorlar. Komisyona girip sözlerini söylemek istiyorlar. O zeytinliklerin neden şirketlere açılmaması gerektiğini Türkiye halklarına duyurmak istiyorlar. 'Köylülerin, çiftçilerin sözlerini buradan bütün Türkiye'ye duyurmak istiyoruz' diyorlar. Diyorlar ki; 'Kendi alın terimizle ilgili kararı biz vermek istiyoruz. Bu teklifle bizim emeğimize ve alın terimize göz dikiliyor, o yüzden komisyondan bu teklif çekilmeli' diyorlar. Bu sözü duymaktan dahi aciz bir Meclis görüntüsü vermek ve sonra da Meclis'in alt komisyonlarının, Genel Kurulu'nun millete ait olduğunu söylemek kabul edilebilir değil" diye konuştu.
'TIKANIKLIK YA DA KRİZ SÖZ KONUSU DEĞİL'
Barış ve demokratik toplum sürecinin ivme kazanması için çalıştıklarını belirten Doğan, "Bu sürecin başından beri biz yalnızca muhalefet partilerini bilgilendirmedik; tüm bilgileri açık bir biçimde kamuoyuyla paylaşmaya özellikle önem gösterdik, dikkatle yapmaya çalıştık bunu. Aynı zamanda iktidar bloku ile görüşmeler yaptığımızı söyledik ve bunu da kamuoyuyla paylaştık. Biz, DEM Parti olarak bu sürecin takipçisiyiz ve ivme kazanması için elimizden geleni fazlasıyla yapmaya devam ediyoruz. Çalışmalarımız hiçbir mazeret ve gerekçeye takılmadan sürüyor. Ne yaz tatili ne de başka programlar bizim önceliğimiz. Önceliğimiz, barış ve demokratik toplum sürecinin bir an önce pratik göstergelerle hayata geçirildiğine ilişkin ivmeyi sağlayabilmek. İmralı heyetimiz her görüşme sonrasında kamuoyuna ihtiyaca göre yazılı ya da sözlü açıklamalar yapıyor. Sürecin şeffaf bir şekilde ilerlemesi için DEM Parti olarak çok titiz davranmaya çalışıyoruz. Sahada en çok 'peki, ne oluyor' sorusuyla karşılaşıyoruz. Akabinde gelen soru da bundan sonra ne olacağı. Bazı konuları tekrar etmekte fayda var. Tekrar etmek, takipçisi olduğumuzun da göstergesi. Tekrar etmek, yeni bir şeyler olmuyor ya da herhangi bir şey yapılmıyor anlamına gelmiyor. Şu anda sürecin tarafları açısından kendi ritminde ilerlediğini gösteriyor. Sürecin tarafları açısından kendi ritminde ilerleyen bir durum olduğunu söyleyebiliriz. Herhangi bir tıkanıklık ya da kriz söz konusu değil. Durağanlık, pratik göstergelerin kamuoyu tarafından görülmüyor olması bir tıkanıklık ya da kriz olduğu konusunda bir algı yaratıyor. Bizim söyleyeceğimiz şey, kendi ritminde yürüyen bir sürecin olduğu" dedi.
İlginizi Çekebilir