Özdemir: Türkiye, Doğru Planlama ile Bölgenin Gıda Üssü Olabilir
EKONOMİMersin Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ö. Abdullah Özdemir, FAO’nun 2025 raporuna dikkat çekerek, Türkiye’nin doğru planlama ile hem kendi gıda güvencesini sağlayabileceğini hem de bölgesel bir gıda üssü olabileceğini söyledi.
Mersin Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ö. Abdullah Özdemir, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) yayınladığı “Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenme Durumu 2025 Raporu”na ilişkin açıklamalarda bulundu.
Dünya Açlık ve Gıda Güvensizliği ile Karşı Karşıya
Özdemir, rapora göre 2024 yılında dünya nüfusunun yüzde 8,2’sine denk gelen 673 milyon kişinin açlık yaşadığını vurguladı. Özdemir, ❝Afrika Kıtası ve Batı Asya’da açlık yaşayan kişi sayısındaki artış devam etmektedir❞ dedi.
Özdemir, açlığın yanı sıra gıda güvensizliğine de dikkat çekildiğini belirterek, şunları kaydetti: ❝Dünya nüfusunun yüzde 10,1’i olan 828 milyon insan şiddetli düzeyde besin güvensizliği yaşamaktadır. Orta ve şiddetli gıda güvensizlik seviyeleri birlikte değerlendirildiğinde, dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 28’i yani 2,3 milyar kişi gıda güvensizliği ile karşı karşıyadır. Ayrıca 2017’de sağlıklı beslenmenin kişi başı günlük maliyeti 3,14 dolar iken 2024’te 4,46 dolara çıkmıştır.❞
Türkiye’nin Yeterlilik Potansiyeli
Türkiye’ye ilişkin verileri de değerlendiren Özdemir, 2004-06 döneminde yüzde 9,4 olan yetersiz beslenme oranının 2022-24 döneminde yüzde 2,5’in altına düştüğünü bildirdi. ❝2017’de ülkemizde 3,45 dolar olan sağlıklı beslenmenin kişi başı günlük maliyeti, 2024’te 4,77 dolara çıkmıştır❞ diyen Özdemir, Türkiye’nin sahip olduğu tarımsal avantajlara işaret ederek, şunları kaydetti: ❝Türkiye, farklı iklimlere, biyoçeşitliliğe ve geniş ürün yelpazesine sahip bir ülkedir. Üretim kültürü yerleşmiş, ticaret donanımı güçlüdür. Ayrıca gelişmiş gıda sanayisi ile ithalat yoluyla getirilen hammaddeleri işleyerek katma değer yaratacak şekilde ihracat yapabilmektedir. Bu potansiyel ile Türkiye, tarımda kendi kendine yeterliliğini sağlamanın ötesinde, 450 milyonu aşkın nüfuslu ve yaklaşık 250 milyar dolar tarımsal ithalatı olan hinterlandının gıda üssü olabileceği gibi, dünyanın en önemli gıda üreticisi ve tedarikçisi konumuna da gelebilir.❞
“Çiftçinin Geliri Korunmalı”
Özdemir, devletin tarımsal üretimin planlanması, teşvik ve destek mekanizmaları, yerel kalkınma hamleleri ve tarım sayımının güncellenmesi gibi isabetli adımlar attığını belirterek açıklamasını şöyle sonlandırdı: ❝Beklentimiz, atılan bu adımlara ilave olarak tarımsal üretimde verimliliği artıracak, kısa ve uzun vadede sürdürülebilirliği güvence altına alacak, tarımsal Ar-Ge yatırımlarını çoğaltacak ve en önemlisi üretim, finansman, pazarlama, iklim değişikliği ve doğal afetler gibi pek çok riskle karşı karşıya kalan çiftçilerimizin gelirini koruyacak politikalarla sektörün kırılgan yapısını daha da güçlendirmesidir.❞
İlginizi Çekebilir