TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş: Komisyonumuz süreci millet adına takip edecektir
POLİTİKACHP, KOMİSYONA KATILMASINI İSTEDİKLERİ STK'LARI TBMM BAŞKANLIĞI'NA BİLDİRDİ
CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, komisyona davet edilmesi gereken Sivil Toplum Kuruluşlarını (STK) TBMM Başkanlığına yazılı bir şekilde bildirdiklerini belirtti ve listede Türkiye Harp Malulleri, Gaziler ve Şehit Dul Yetimleri Derneği, Türkiye Muharip Gaziler Derneği, Emniyet Teşkilatı Vazife Malulü ve Şehit Aileleri Vakfı, Türkiye Emekli Subaylar Derneği, Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği, Türkiye Emekli Uzmanlar Derneği, Emekli Uzman Jandarmalar Derneği, Emniyet Teşkilatı Sendikası ve Sivil Memurlar Sendikası'nın davet edilmesi gerektiğini ekledi.
'MECLİS BAŞKANLIĞI BİR ÖNCELİKLER PROGRAMI OLUŞTURMALI'
Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan ise cezaevlerinin kapasitelerinin üstünde hizmet verdiklerini ve bu nedenle halka karşı işlenmiş suçlar dışındaki bütün mahkumları kapsayan genel af önerisinde bulundu. Bayhan, komisyonda dinlenmesi gereken kişilerin hızlı bir şekilde davet edilmesi gerektiğini aktararak, "Meclis Başkanlığı makamına bu konuyla ilgili bir önerim var. Nasıl ki ilk toplantıda bir ön çalışmayla bir taslak sunuldu, tartışıldı, değerlendirildiyse bu çerçevede önümüzdeki toplantıya bir öncelikler programı ve takvimi oluşturulması, komisyona sunulması, bunun tartışılıp bir an önce sonlandırılması, komisyona davet edilecek temsilcilerin gelmesi de gerekiyor" ifadelerini kullandı.
'UĞUR, CEYLAN, YASİN, EREN, AHMET'İN AİLELERİNİ AYNI GÜN DİNLEYELİM'
CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, komisyona davet edilmesi gereken kişilerle ilgili, "Toplumsal destek bakımından önceliklerin sıralanacağı bir çalışma takvimini ortaya koymalıyız. Süresi, kimleri beraber dinleyebileceğiz bir çalışma olmalı. Mesela benim aklımdan geçen ilk başta kamu vicdanı ortaklaştığı konularda mağdurları birlikte dinlemek, aynı gün onlara kulak vermek. Mesela Uğur, Ceylan, Yasin, Eren, Ahmet'in ailelerini birlikte aynı gün dinleyelim. Toplumu burada ortaklaştırmak, aynı gün aynı duyguda birleştirmenin toplumsal destek bakımından çok önemli olduğunu düşünüyorum. Yine Batman'da veya diğer yerlerde hayatlarını kaybeden öğretmenlerin ailelerini veya gerçekten simge haline gelmiş kişilerin ailelerini beraber dinleyebiliriz. Silopi'de 5 gün yerde kalan Taybet annenin yakınlarını dinlemek önemlidir. Yine aynı gün içerisinde yapabilirsek, Cumartesi annelerini, Diyarbakır annelerini ve barış annelerini bir oturumda dinlemek ve o ortaklaşmayı burada göstermenin önemli olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.
'ŞEHİT AİLELERİ VE GAZİLERİMİZ İLK OLARAK BU KOMİSYONDA YER ALMALARI ŞARTTIR'
AK Parti Ankara Milletvekili Kürşad Zorlu komisyon ile ilgili açıklamalar yapılırken, maksimalist beklentiler içeren yaklaşımların komisyona duyulan güvene büyük zararlar verebileceğini dile getirdi. Zorlu, "Resmi ve devlet temsilcileri, geçtiğimiz hafta 2 bakanımız ve MİT Başkanımız komisyonu bilgilendirdiler. Bu çerçevede sürece katkı sağlayacak kamu kurumlarımızı içeren dinlemeleri periyodik takvimi hızla yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Meclis'in açıldığı 1 Ekim tarihinden itibaren bizi başka bir baskı bekleyecek. Bir yandan biz tabii kendi bulunduğumuz siyasi komisyonlara göre bir takım değerlendirmeleri yapıyoruz ama Meclis açıldıktan sonra eğer süreci olgunlaştırmamış olursak buradaki bütün bu çabalar, farklı tehditlerle, tehlikelerle karşı karşıya kalacak ve manipüle edilmeye çalışılacağı bir süreçle karşı karşıya kalabiliriz. Bunlara karşı tedbirli olmamız gerekiyor. İkincisi sivil toplum temsilcileri, alanında uzman akademisyenler, uzmanlar, kamuoyunda temayüz etmiş bir takım medya temsilcileri, kanaat önderleri, mağdur ve zarar görmüş kişiler. Bu noktada özellikle arkadaşlarımızın şu görüşü çok kıymetli; şehit ailelerimizin ve gazilerimizin ilk olarak bu komisyonda mutlaka yer almalarının şart olduğuna inanıyorum. Onlarla yapacağımız bir başlangıç, komisyona yönelik toplumsal güveni tesis etmek açısından çok kıymetli olacaktır" değerlendirmesinde bulundu.
'ŞEHİT AİLELERİNİ DE BARIŞ ANNELERİNİ DE DİNLEYECEĞİZ'
DEM Parti Antalya Milletvekili Saruhan Oluç komisyondan sonuç almak için kararlı olduklarını ve tüm siyasi partilerin üzerinde ağır bir sorumluluğun olduğunu söyledi. Oluç, "Komisyon amaca uygun olarak dinleme yapmalı yani çözeceğimiz soruna uygun dinlemeler yapmalıyız. Memleketin çok sorunu var, her türlü sorunu burada dinlersek işin içinden çıkamayız. Mağdurları dinlemeliyiz. Herhangi bir spekülasyona yol açılmaması için en başından altını net olarak çizerek söyleyeyim; şehit ailelerini ve gazileri dinlemeyi çok önemsiyoruz, bu konuda en ufak bir tartışmamız yok. Hiçbir şekilde acıları yarıştırmak, karşı karşıya getirmek gibi bir zihniyetimiz asla yok. Ama bir şey söyleyeyim sizlere, birçok konuşan arkadaşımız da oldu; bu Kürt'ün annesi hiç ağlamadı mı, babası hiç acı çekmedi mi, evine hiç ateş düşmedi mi, on binlerce Kürt hayatını yitirmedi mi? Yitirdi, hepimiz biliyoruz. O zaman mağduriyetleri yarıştırmadan, acıları karşı karşıya koymadan herkesi dinleyeceğiz. Şehit ve gazi ailelerini de dinleyeceğiz, barış annelerini de dinleyeceğiz, aksi düşünülemez. Her ikisi de çok önemli bunun altını çizerek söylüyorum. Bunu atlarsak o zaman acılarımızı ortaklaştıramayız. Ortak bir geleceği inşa etme konusunda tuğla üzerine tuğla koyamayız. Mağdurları, hukuk örgütlerini de dinlememiz lazım. Barolar, hukuk örgütleri, Asrın Hukuk Bürosunu da dinlememiz gerekiyor" dedi.
KOMİSYON TOPLANTISI SONA ERDİ
Yaklaşık 7 saatlik süre içerisinde 38 milletvekilli komisyonun çalışma takvimine ilişkin önerilerini paylaştı. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, her toplantının bir öncekine nazaran sorunun çözülmesine katkı sağladığını belirtti. Kurtulmuş, "Burada konuşulan bütün fikirleri not aldık. Ben fikirlerin üzerinde durmaktan ziyade bu çalışmalarımızda 3 ana noktanın altını çizmek isterim. Bunlardan bir tanesi toplumsal duyarlılığın ve rızanın oluşturulması ve bunun yapılması için toplumsal güvenin temin edilmesidir. Ne yapacak olursak olalım, hangi yöntemi kullanacak olursak olalım bir kere bu konu ile ilgili burada zaten herhalde toplumun zaten yüzde 90'ından fazlası siyasi partiler vasıtasıyla temsil ediliyor. Her bir partimizin her bir milletvekili arkadaşımızı temsil ettiği toplumsal çevrede bu duyarlılığın arttırılması için özel bir gayretle çalışmamız gerektiği ortadadır. Mesele yöntem meselesi değil, gönül meselesidir. En doğru yöntemi bulacağız, bu bizim siyasi vazifemizdir. Ama nihayetinde bunun insanların gönlünü aksettirilmesi, insanların ruhunu aksettirilmesi ve 'Tamam bu meseleyi artık çözüyoruz' noktasına, sadece bölgedeki yurttaşlarımız için sadece Kürt kardeşlerimiz için söylemiyorum, Türkiye'nin her yerindeki yurttaşlarımız için bu konunun toplumsal rızaya sarılabilmesi de bu konunun en önemli odak noktalarından birisi olmak mecburiyetindedir" ifadelerini kullandı.
'SÜRECİ HIZLI BİR ŞEKİLDE TAMAMLAMAMIZ AŞİKARDIR'
Komisyonun bütün kesimleri dinleyeceğini söyleyen Kurtulmuş, çalışmaların hızlandırılması gerektiğini söyledi. Kurtulmuş, "Bu meselenin olmasını isteyenler gibi olmamasını isteyenlerin de olduğunu biliyoruz. Bunlar Türkiye'nin içinde de, dışında da var. Dolayısıyla akıl akıldan üstündür, hesap hesaptan üstündür. Eline oğlu hesap yapıyor, eline oğlu oyun kuruyorsa Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları olarak biz de onlardan daha üstün bir akılla ortaya bir oyun koyabiliriz. Dolayısıyla burada süreci hızlı bir şekilde ama hiçbir şekilde ayağımıza dolaştırmadan akılla, mantıkla ama mutlaka hızlı bir şekilde tamamlamamız gerektiği aşikardır. Ne kadar uzarsa bu iş, savsaklamaya o kadar çok açık hale gelir. Sabote edilmeye bir takım fitne unsurlarının işin içerisine girmesi o kadar mümkün hale gelir" diye konuştu.
'GÜVEN SORUNUNUN BÜYÜK ORANDA AŞILDIĞINI GÖRÜYORUM'
Kurtulmuş, komisyonun anayasa veya hukuk komisyonu olmadığını ve özel niteliklere sahip olduğunu dile getirdi. Kurtulmuş, "Silahların bırakılmasıyla birlikte başlayan süreç için gerekli olan yasal düzenlemelerin teklif edilmesi, sürecin takip edilerek kamuoyuyla paylaşılması ve bu süreç içerisinde demokratikleşme, barış, adalet bütün bu konularla ilgili tartışmaları açık bir şekilde kamuoyunun önünde yapılmasından sorumlu olan bir komisyonuz. Hiç şüphesiz farklı siyasi kanaatler, farklı siyasi önceliklerin bir araya gelmesi ve böylesine zor, yakıcı bir soruna çözüm bulabilmesi önce güven sorununu aşmasıyla mümkün olur. Ben güven sorununun büyük oranda aşıldığını görüyorum. Arkadaşların birinci ve ikinci toplantılara göre daha açık konuşabildiğini, daha içten konuşmaların olduğunu görüyorum. Bundan dolayı da ümit varım. Bu üç konuyu sizlerle paylaşmak isterim. Tabii ki bütün bu meselelerin çözümü; bir zihniyet değişimi, bir demokratikleşme süreci, insanların birbirlerine yaklaşımındaki elde edeceğiniz yeni yaklaşımlarla çok daha kolay, çok daha hızlı bir şekilde çözülecektir" dedi.
'ŞEHİT YAKINLARIMIZI VE GAZİLERİMİZİN AİLELERİNİ DİNLEYECEĞİZ'
Kurtulmuş ayrıca siyasetin magazinleştirilmemesi gerektiğini vurguladı. Kurtulmuş, "Verdiğiniz teklifleri, burada sözlü olarak söylediklerinizi Sayın Genel Sekreterimizin başkanlığında arkadaşlarımız çalışacaklar. Önümüzdeki sürece ilişkin takvimi çok kısa bir süre içerisinde sizlerle paylaşacağız. Önümüzdeki hafta salı ve çarşamba 2 gün çalışalım. Konuşmamız ve dinlenmemiz gereken grupları hızlıca dinleyelim. Yapabilirsek bir günde iki-üç farklı grubu dinleyelim. Böylece çok sayıda grubu dinlemek imkanımız olsun. İlk toplantımızı 19 Ağustos Salı günü saat 14.00'te yine burada gerçekleştireceğiz. Bu toplantıda şehit yakınlarımızı ve gazilerimizin ailelerini dinleyeceğiz. Ayrıca şehit yakınları ve gazilerimizle ilgili süreçlerden sorumlu olan Aile Bakanımız Mahinur Özdemir Göktaş'ı da buraya davet ederek ondan da kısa bir bilgi alacağız" değerlendirmesinde bulundu.
İlginizi Çekebilir