'Millet İradesine Sahip Çıkıyor' mitingi için Malatya'ya gelen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, 19 Mart darbe girişiminden sonra 35'incisini Malatya'da düzenlediklerini belirtti. Özel, 19 Mart darbe girişimi sözlerine açıklık getirerek, "Neden darbe diyoruz. Darbeler iktidarlara yapılır. Doğası gereği iktidara yapılan bu darbelerde herkes döner muhalefetin gözünün içine bakar. Hele hele ana muhalefetin ne diyeceği ne yapacağı çok önemlidir. Hatırlayın 15 Temmuz'da etle tırnak gibi oldukları, ne istedilerse verdikleri hatta sonra birbirlerine düşünce parsel parsel Ankara'yı onlara verdin diye birbirlerini suçladıkları bir cemaat 15 Temmuz'da darbeye kalkıştı. Biz 15 Temmuz gecesi hiç duraklamadan muhataplarımızı aradık. AK Parti'nin o güne kadar bize yaptıklarını dediklerini bir kenara bıraktık ve darbeye karşı mecliste hep beraber direndik. Çünkü biz biliyoruz ki darbe, sandığı ve milletin iradesini hedef alır. Kim milletin seçtiğine darbe yapıyorsa karşısında hep birlikte durmak icap eder. O gün o zor sınavdan hepimiz anlımızın akıyla çıktık. Ama bu sene 19 Mart'ta yaşadığımız darbe, evet iktidara 31 Mart seçimlerinin birinci partisine o partinin İstanbul'a seçtirdiği belediye başkanına, yetmez gelecek seçimlerdeki Cumhurbaşkanı adayımıza, milletimizin takdiri ile bir sonraki Cumhurbaşkanımıza Ekrem İmamoğlu'na yapıldı. Biz 47 yıl ikinci parti olduk, üçüncü parti olduk, baraj atında kaldık ama dönüp kabahati millette bulmadık. Bizim 47 yıl gösterdiğimiz sabrı 47 gün göstermeyenler, 31 Mart seçimlerinde partilerinin tarihi boyunca ilk kez yenilenler CHP'nin kazanmasını hazmedemeyenler döndüler partimize ve Cumhurbaşkanı adayımıza darbe yapmaya çalıştılar. O günden beri meydan meydan geziyor milletin iradesine sahip çıkmaya devam ediyoruz. Millet kimi seçerse biz onun arkasındayız ama darbecilerin sonuna kadar karşısındayız. " dedi.
'İKİ BUÇUK YILDA KONUTLARIN YÜZDE 38'İ TESLİM EDİLDİ'
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde 50 binin üzerinde kişinin yaşamını yitirdiğini ifade eden CHP Genel Başkanı Özel, "O günlerde tüm Türkiye'de 650 bin konut yapılacaktı. O gün Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir yıl içerisinde bütün konutların teslim edilmesi sözünü verdi, şimdi depremin üzerinden iki buçuk yıl geçti. İstanbullunun İstanbul'u yönetmesine izin vermediği Murat Kurum'u bakan yaptı. Murat Kurum geçtiğimiz günlerde 250 bininci konutu teslim ediyorum diyerek, ‘yapamazsın dediler yapıyoruz’ diyerek, algı yöneterek törenler yaptı. Ey Murat Kurum, Cumhurbaşkanının sözü bir yılda 650 bin konut. İki buçuk yıl geçmiş 250 bin konut. Konutların yüzde 38'i. AFAD'a göre 75 bin kişi Malatya'da konteynerde yaşıyor. Bu Murat Kurum utanmadan teslim töreni yapıp milletten alkış istiyor. Bir yıl içerisinde vereceğim deyip iki buçuk yıl içerisinde yüzde 40'ını veremeyen bu iktidara ve Recep Tayyip Erdoğan'a yazıklar olsun. Yerinde dönüşüme 750 hibe 750 kredi dediler bugün ortalama ev fiyatı 3,8 milyon lira. Daha önce de teklif ettik. 1 buçuk milyon lira kredi, 1 buçuk milyon lira hibeye dönmesi gerekmektedir. " dedi.
'ÇİFTÇİLERİN SESİNİ DUYUN DERHAL ÖDEMELERİ YAPIN'
12 Nisan'da yaşanan zirai dona değinen Özel, don felaketinde sadece Malatya'da 40 milyar lira zarar olduğunu belirterek, "Önce bir durdular ve mecliste sustular. Partimizin büyük mücadelesinden sonra nihayet komisyonu kurdular. Dediler ki bayramdan sonra bu zararı karşılayacağız Bütün meyve bahçeleri için dönüm başına 10 bin TL ödenmesi şart. 5 ağaçtan birinde TARSİM var. Gerisini kaderine bırakıyorlar. Yardım yapacağız dediler şimdi Kasım'a ertelediler. Buradan sesleniyorum çiftçilerin sesini duyun ve derhal ödemeleri yapın. " dedi.
‘YOKSULLUKTA AVRUBA BİRİNCİSİYİZ’
Ekonominin yıllardır bir kriz içerisinde olduğunu ifade eden Özgür Özel, "19 Mart darbesi ile birlikte zaten zorda olan ekonomi iyice dibe vurdu. 4.7 milyon gencimiz ne çalışıyor ne okuyor. Yoksullukta Avrupa birincisiyiz. Gıda enflasyonunda dünya birincisiyiz. Adalete güvende dünyada 117'inci sıradayız. 19 Mart'ta yaptıkları darbe ile 150 milyar dolar hasar yarattılar. Maalesef Mehmet Şimşek diyor ki, ‘Biz o rezervleri bugünler için biriktirdik.’ Rezervi kayısı için, asgari ücret için, emekli için biriktirmiyor ama Ekrem başkana darbe yapmak için biriktiriyor. Mehmet Şimşek'e de AK Parti'ye de yazıklar olsun. Dün Antalya'da, önceki gün Adana’da, ondan önceki gün Amasya'da aynı haykırış. Hükümet istifa, Erdoğan istifa. Çünkü artık bıçak kemiğe dayanmıştır." dedi.
'YÜZDE '29 İLE SENİ ORADA OTURTMAM'
"Artık bu iktidar milletin yakasından düşmeli, sandığı getirmeli erken seçimde millet kendini bu dertlerden kurtaracak olanı seçmelidir" diyen Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu gün aslında çok tarihi bir gündeyiz. Tayyip Erdoğan'ın günlerdir açıklamanın yapılacağı salonun hazırlığını gösteriyorlar. Millet bugün kulağını açtı dinledi. Asgari ücrete zam vermedi, emekliye zam vermedi, memur emeklisine seyyanen zam vermedi, atanmayan öğretmene müjde vermedi, don yaşayan çiftçiye müjde vermedi. Demokrasiye döneceğim adil bir yönetim yapacağım demedi. Erken seçim müjdesini vermedi. Ama döndü dolaştı kendi partisinin propagandasını yaptı. 'PKK silahları yaktı. Bundan sonra AK Parti, MHP ve DEM birlikteyiz başkasını istemeyiz, bundan sonrası Türkiye'nin Yüzyılı' dedi. 41 yıldır PKK terör örgütü var. 23 yılı AK Parti iktidarında 2002'de sadece 7 şehidimiz vardı. Oradan aldı yalan yanlış işler yaptı 2015-16'da 530 şehidimiz oldu. Geçmişte çözüm süreci dediğinde MHP ile çatışıyorlar, CHP'yi istemem diyor arkasından 530 tane şehit veriyoruz. Sanki buralarda hiç suçu yokmuş gibi bugün çıkmış ‘biz anlaştık, biz yapacağız, bu işten de fayda göreceğiz' diyor. Biz CHP olarak yıllardır teröre karşıyız, hem terörsüz hem de demokratik bir Türkiye'nin arkasındayız. Biz barışın da demokrasinin de teminatıyız. Karşımızda demokrasiye savaş açan, rakiplerini hapse atan, belediyelere kayyum atayan, seçilmiş siyasetçileri zindanlarda çürüten otokrat bir iktidar var. Bu anlayış ile bu ülkeye demokrasi gelmez. Muhalefete zulüm ederek zindanları siyasi tutsaklarla doldurarak yapamazsınız. Biz Saraçhane'de 7 gün 7 gece bütün demokratlar birlikte direndik. Ümit Özdağ'a da özgürlük, Ekrem İmamoğlu'na da özgürlük, Selahattin Demirtaş'a da özgürlük dedik. Dün DEM Parti ile görüştük diye, bize terörist diyenler, belediye başkanlarımızı hapse atanlar, şimdi terör örgütünün başı ile oturdular anlaştılar ama hala belediye başkanlarımız içeride tutuyorlar. Şunu açıkça gördük. Erdoğan umut siyaseti yapamadığı için tükenmiş, perişan olduğu için, bir daha seçim kazanma ihtimali olmadığı için bir düşman arıyor, yine düşman siyaseti yapmak istiyor. Erdoğan'a sesleniyorum. Aç olanın karnını doyurmadan, işsiz olana iş bulmadan, dertli olanın derdini çözmeden korku siyasetine geçit yok. Buradan Erdoğan'a sesleniyorum. Durduğum yerden geri gitmem. Teröre de karşıyım, barışın da arkasındayım. Siyaseti sana göre yapmam. Türkiye'nin birinci partisini kimseye aşağılatmam. Alnını karışlarım senin. Kürt, Türk ve Arap adı altında bir çatı kuracak, o çatıda vatandaşlık bilinci değil ümmet bilinci olacak. Sünni Müslümanlık üzerinden yeni bir ittifak kuracak, aklın sıra bunun üzerinden yeni bir ittifak ile yürüyecek. Biz Kürt Türk kardeşliğine, şehit gelmemesi için her şeyi yaparız. CHP olarak durmamız gereken yerde dururuz. Ama Türkiye'ye ümmetçilik üzerinden mezhepçilik üzerinden din siyaseti üzerinden bu coğrafyada sana hesap yaptırmayız. Biz bu işi Türkiye ittifakı ile nasıl bütün Türkiye'de 31 Mart'ta sosyal, muhafazakar, milliyetçi, liberal, sosyalist, Kürt demokratlar, el ele omuz omuza gönül gönüle seni nasıl yendiysek seni yine yeneceğiz. Asla ve asla korkmayın. Tayyip Erdoğan'ın baskıcı rejimi belediye başkanlarımıza düşman hukuku uyguluyor.
560 milyarlık yolsuzluk var dediler 1 delikli kuruş çıkmadı. Bavullarda para var dediler, AK Parti'den kalma jammerlar çıktı. İmamoğlu'nun lüks araçları dediler, MHP'li milletvekilinin çıktı. Gaziosmanpaşa Belediyesi'nden dolar çıktı diye görüntü verdiler, mühür çıktı. Ekrem İmamoğlu'nun koruma müdürünün kasasından Euro bulduk dediler, mermi çıktı. Ama dolar, euro görüntülerini eski video kayıtlardan gösterdiler. En son geçtiğimiz günlerde Manavgat'ta bir baklava kutusunun içerisinde paralar çıktı. Partinin genel başkanı olarak gördüm. Başımdan kaynar sular döküldü. Önümüzdeki hafta partinin ne yaptığını göreceksiniz. Bizim kusurumuz yok mu var. O baklava kutusunu alan adamı vakti ile belediye meclis üyesi yapmışız. Öz eleştiri yapacağız o namussuzu partiden atacağız. Suça bulaşan kim varsa yakasına yapışacağız. Erdoğan bundan 115 gün önce dedi ki bunlar bir ay içerisinde insan içerisine çıkamayacaklar Malatya'dayım ve bütün Malatyalıların ekran başındaki tüm Türkiye'nin gözünün içine baka baka Ekrem başkan masumdur. Atılanlar yalandır, hepsi iftiradır. Ekrem başkan adayımızdır. Namusumuzdur. Bu ülkenin dayanacak gücü yoktur artık. Gel 2 Kasım'da aday ol. Seçilirsen 5 yıl daha senin. Seçilmezsen ki seçilmeyeceksin bu milletin yüzünü güldürelim. Bu ilkeyi son yerel seçimleri kaybeden bir iktidar partisi yönetiyor. Bu ülkeyi son anketlerde yüzde 29'a düşen bir parti yönetiyor. CHP bütün anketlerde en önde çıkıyor. Recep Tayyip Erdoğan'a sesleniyorum. Yüzde 29 ile seni orada oturtmam."
Yorum Yazın