Bakliyat Sektöründe Türkiye’nin Potansiyeli Harekete Geçirilmeli
EKONOMİMersin Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Özdemir, OECD ve FAO’nun ortaklaşa yayımladığı "Tarımsal Görünüm 2025-2034" raporunu değerlendirerek, Türkiye’nin bakliyat üretimi ve ihracatındaki mevcut eğilimin küresel gelişmelerin gerisinde kaldığını söyledi.
Raporda, bakliyatın yalnızca beslenme açısından değil, aynı zamanda tarımsal sürdürülebilirlik ve gıda israfının azaltılması açısından da kritik rol üstlendiğine dikkat çekildi. Kentleşme ve değişen tüketici alışkanlıklarının da bakliyat ürünlerine ilgiyi artırdığı belirtildi.
Küresel Üretim Artıyor, Türkiye Sınırlı Kalıyor
Rapora göre, dünyada bakliyat üretiminin önümüzdeki 10 yılda yüzde 25 artarak 126 milyon tona ulaşacağı öngörülüyor. Türkiye’de ise bu artışın yalnızca yüzde 10 seviyesinde kalacağına dikkat çeken Özdemir, "Bu fark, sektörün geleceği açısından dikkatle ele alınmalı. Mevcut üretim altyapımız çok daha fazlasını gerçekleştirecek kapasiteye sahip" dedi.
Özdemir, Türkiye’de kişi başına tüketimin önümüzdeki on yıl içinde yalnızca 0,2 kg artarak 9,5 kg seviyesine ulaşmasının da küresel eğilime göre yetersiz kaldığını belirtti.
Sanayi ve Teşviklerle Katma Değeri Artırmak Mümkün
Başkan Özdemir, FAO raporunda öne çıkan önemli konulardan birinin de bakliyatın katma değerli ürünlere dönüşüm potansiyeli olduğunu belirtti. Mersin özelinde hayata geçirilmesi beklenen "Bakliyat Ürünlerinden Katma Değerli Hazır Gıda Üretimi" başlıklı teşvik programına dikkat çeken Özdemir, şunları söyledi:
"Bu alana yapılacak sanayi yatırımları, sadece Mersin’e değil, Türkiye ekonomisine yüksek getiri sağlayacaktır. Hazır gıdaya yönelen tüketici eğilimleri, bakliyat için yeni fırsatlar barındırıyor."
Rekabet Gücümüzü Artırmalıyız
Türkiye'nin üretim, tüketim ve ihracatta hedef büyütmesi gerektiğini vurgulayan Özdemir, “Kanada, Avustralya ve Rusya gibi lider ülkelerle rekabet edebilmek için planlı üretim, girdi destekleri ve sertifikalı tohum politikalarının güçlendirilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Özdemir, özellikle nohut ve mercimek üretiminde su kısıtı nedeniyle verilen destek katsayılarının artırılmasının sektör için kritik önemde olduğunu belirterek, "Geleceğin gıdası olan bakliyat, Türkiye’nin stratejik tarım ürünleri arasında yer almalıdır" dedi.
İlginizi Çekebilir