Hayatta ne istersen elde edebilirsin: para, kariyer, aşk… Ancak, tüm bu maddi kazançlar, insanın asıl hedefi olması gereken erdemli ve faziletli bir hayatın yerini tutmaz. İnsanın nihai gayesi, iyi bir insan olmak ve ahlaki değerler üzerinde yükselmektir.
Bu dünyada ne kadar çok şeyin peşine düşersek düşelim, hiçbirinin kalıcı olmadığını, elde edildikten sonra dahi tatmin edici olmadığını göreceğiz. Para, güç, ve şöhret bizi belli bir süre mutlu edebilir, ancak erdemli bir yaşam süren insanın hissettiği iç huzuru ve tatmini sağlayamazlar. Çünkü erdem, insanın iç dünyasında yeşeren ve büyüdükçe çevresine de ışık saçan bir değerdir.
Erdemli ve faziletli bir insan olmayı istemek, aslında insanın kendi özüne dönme arzusudur. Kendi benliğimizi, maddi ve manevi anlamda arındırdığımızda, gerçek huzuru bulabiliriz. Kendi çıkarları yerine, başkalarının iyiliğini düşünen, adaleti ve dürüstlüğü rehber edinen bir insan, hem kendine hem de çevresine büyük fayda sağlar.
Bu yüzden hayatta neyi istediğinizi sorgularken, kendinize bir an durup şu soruyu sorun: "Elde etmek istediğim bu şey, beni gerçekten daha iyi bir insan yapacak mı?" Cevap hayırsa, belki de isteklerinizi yeniden gözden geçirmenin zamanı gelmiştir. Çünkü para, kariyer ve aşk gibi maddi şeyler geçicidir; ama erdem ve fazilet, insanı ebediyen yücelten değerlerdir.
İyi bir insan olmayı istemek, bu dünya için de, ahiret için de en büyük kazançtır. Bu nedenle, hayatınızdaki en büyük arzunuz, erdemli ve faziletli bir insan olmak olsun. Bu hedefe ulaştığınızda, diğer tüm kazanımların aslında ne kadar önemsiz olduğunu göreceksiniz.
Yorum Yazın
Facebook Yorum