MENU
  • ÇEVRE
  • DÜNYA
  • ASAYİŞ
  • DİĞER
  • RÖPORTAJ
  • KADIN
  • AKTAR KÖŞESİ
  • MUTFAK
  • SEYAHAT
  • SİNEMA
  • MUHTAR KÖŞESİ
  • BİYOGRAFİ
  • YAŞAM KOÇU
  • FUTBOL
  • BASKETBOL
  • TENİS
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • ASTROLOJİ
  • RÜYA TABİRLERİ
  • YEREL HABERLER
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • ETKİNLİK TAKVİMİ
  • BİYOGRAFİLER
  • E-GAZETE
  • RÖPORTAJLAR
  • GAZETE MANŞETLERİ
  • TAZİYELER
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • İLETİŞİM
  • Foto Galeri
  • Web TV
  • Yazarlar
  • E-Gazete
  • Anketler
  • Nöbetçi Eczaneler
  • Firma Rehberi
  • Seri İlanlar
Tanık Haber Gazetesi15 Haziran, 2025, Pazar
DOLAR39.5851
EURO45.6681
GR ALTIN4328.3
ÇEYREK4491.1
Mersin
Tanık Haber Gazetesi
Tanık Haber Gazetesi
  • GENEL
  • HABERDE İNSAN
  • EKONOMİ
  • POLİTİKA
  • SPOR
  • MAGAZİN
  • EĞİTİM
  • SAĞLIK
  • TEKNOLOJİ
  • KÜLTÜR SANAT
Kapat

UBUNTU

Ana SayfaYazarlarSÜREYYA KOCADAĞ
16 Mayıs, 2024, Perşembe 09:52 1115
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt

Bir hikaye ile başlamak istiyorum.
Afrika’da çalışan bir antropolog bir kabilenin çocuklarına bir oyun oynamayı önerir. Oyun basittir. Çocukları belirli bir yerde yan yana sıraya dizer ve açıklar: 
“herkes karşıdaki ağaca kadar tüm gücüyle koşacak ve ağaca ilk ulaşan birinciliği kapacak. Ödülü ise yine o ağacın meyvelerini yemek olacak.”
Çocuklar oyuna hazır olunca, antropolog oyunu başlatır. İşte o anda bütün çocuklar el ele tutuşur ve beraberce koşarlar. Hedef gösterilen ağacın altına beraber varırlar ve hep birlikte meyveleri yemeye başlarlar.
Antropolog şaşırır ve çocuklara neden böyle yaptıklarını sorar. Aldığı cevap hayli manidardır; “Biz ubuntu yaptık… Yarışsaydık, aramızdan sadece bir kişi yarışı kazanacak ve birinci olacaktı. Nasıl olur da diğerleri mutsuzken yarışı kazanan bir kişi ödül meyveyi yiyebilir? Oysa biz ubuntu yaparak hepimiz yedik. Ubuntu bizim dilimizde “Ben, biz olduğumuz zaman Ben’im demek.”
Afrika’nın ufak bir kabilesinde yaşayan çocuklardan birlikte güzelliğin önemli olduğu bir insanlık dersi aldık diyebilirim.
İnsan ne zaman ben demeye başladı? Ne zaman biz dememeyi öğreneceğiz?
ilkokul 1. sınıf çocuklarda bile bencillik duygusu, bencillikle gelen aşırı hırs hali ve sonrasında akran zorbalığına dönüşen bir durum mevcut. Diğer yaşları siz düşünün. Farkına varmadan ikiye ayrılıyorlar. Zorbalar ve zorba mağdurları. Ve ardından bu zorba mağdurları kendi potansiyellerinin farkına varamamış keşkelerle büyümüş yetişkinler olarak kalacaklar.
“Zorbalık nedir?” diye sorarsanız en yalın şekli ile; Sınıf içerisinde bile doğruyu bildiği halde ya yanlış cevap veririm de arkadaşlarım gülerse kaygısı ile çocuklarımız kendi yapabilirliğine inanamaz hale geliyor.
Doğarken böyle düşüncelere sahip değilken ne oluyor da sonradan hepimiz aşırı bencilleşerek, biz olma bilincinden kopup daha çocuk yaşlarda bencillik davranışlarının ilk örneklerini göstermeye başlıyoruz.
Biz olmadan ben olunamayacağını öğrendiğimiz gün, kıskançlıklarımızı, egolarımızı, kibrimizi bir kenara bırakıp paylaşmayı ilke haline getirdiğimizde “sağlık toplum” söylemleri gerçeğe dönüşecektir. 
Hepimizin ortak şikayeti olan dejenere olmuş toplumun içerisinde kim var? Tabi ki  biz. Bu kadar yozlaşmanın kısa süre içerinde olmadığını biliyoruz. Aynı şekilde sağlıklı toplum standardına da ulaşmak kolay olmayacak. Yıllar alacak. İşte bu yüzden hiç zaman kaybetmeden önce kendimizi, sonrada bizden sonra gelecek nesillerin güzelliği için “biz bilinci” ile harekete geçmek lazım.
Nazım Hikmet’in de dediği gibi;
“Güzel günler göreceğiz çocuklar
Motorları maviliklere süreceğiz
Çocuklar inanın inanın çocuklar
Güzel günler göreceğiz güneşli günler”
Bahsi geçen; bu güzel ve güneşli günleri görebilmemiz için önce kendi bencilliğimizden aranıp, çocuklarımızı da aynı öğreti ile büyütmemiz gerekli…
 

Yorum Yazın

Facebook Yorum

SÜREYYA KOCADAĞ

    iletişime geç

    SÜREYYA KOCADAĞ

    Bizi Takip Edin
    Facebook
    Twitter
    Instagram
    Youtube
    Köşe Yazarları
    HALDUN OKDEMİR
    HALDUN OKDEMİR "Savaşın Gölgesinde İnsanlık"
    BEYCAN ÜÇKARDEŞ
    BEYCAN ÜÇKARDEŞ Mezitli’nin Mezitli’de oturmayan başkanına…
    PERİHAN ÖZPINAR
    PERİHAN ÖZPINAR MERSİN
    ABDULKADİR KAÇAR
    ABDULKADİR KAÇAR İNSAN 13 MİLYAR YILDIR  YAŞAMAK İÇİN SAVAŞIYOR
    CELAL ŞENEL
    CELAL ŞENEL SİNAMA NEDİR ?
    SAYGIN ÜNEL
    SAYGIN ÜNEL KORUNUN!
    MUSTAFA ERİM
    MUSTAFA ERİM SÖZLÜ TARİH ÇALIŞMALARI VE MERSİN
    HÜLYA YILMAZ
    HÜLYA YILMAZ KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ İÇİN KRİTİK DÖNEM
    ECEM AKKUŞ
    ECEM AKKUŞ Kalp Gözü Kapalı Olanların Dinsiz Olması Üzerine
    MUTLU YÜREKLİ
    MUTLU YÜREKLİ SU GİBİ
    RAZİYE ERDEN
    RAZİYE ERDEN Pembe pançolu küçük kızın hikâyesi
    SÜREYYA KOCADAĞ
    SÜREYYA KOCADAĞ YORULDUK…
    ZEYNEP KIZILGÜL
    ZEYNEP KIZILGÜL Ali ve Çift Terapisi: Modern İlişkilerin Kurtarıcısı
    SEMİR BOLAT
    SEMİR BOLAT ANAYASA'YI TEBDİL, TAĞYİR VE İLGA ETMEK
    NEZAKET ÇETİN
    NEZAKET ÇETİN DÖRT MEVSİM KÜRESEL ISINMA
    AYŞE DENİZ
    AYŞE DENİZ MECBURİ GÖÇ!
    ALPER ŞAHİNOĞLU
    ALPER ŞAHİNOĞLU Cumhuriyetin 100. Yılı kutlamaları.
    Tanık Haber Gazetesi
    KünyeGizlilik PolitikasıRSSSitemapSitene EkleArşivİletişim
    SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
    FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDINYOUTUBE

    Tanık Haber | Yazılım: Onemsoft